25 Mayıs 2010

Son fırsat...


Only one..
Upload feito originalmente por SezzRS
Son bir sermayemiz kalsaydı hayat için, son bir fırsat, son bir yaprak..
Savurabilir miydik diğer fırsatları savurduğumuz gibi sağa sola..
Vazgeçebilir miydik fütursuzca ondan da..
Son günün denseydi, son şans
Nasıl himaye eder, nasıl korurduk onu, neyle kıymetlendirirdik, nelere değişebilirdik?..

Ama gelmedi henüz son fırsat, daha çook yaprak var,
sermaye de çok, hakkım da çook diyen umarsız benliğe sormalı..

Ya bu elindeki son fırsatsa, son sermaye, son hafta belki son 'an'sa.. Ne yapmalı onu?..
Nerelere saklamalı?..
Nasıl bir heyecanla harcamalı?..
Nasıl sonsuzlaştırmalı?...



Fotoğraf: Rabia Sezin Özek

geleceğin yetişkinlerine saygı !


I'm gonna be as big as you!
Upload feito originalmente por ARTommy
geçici bir süre için sağlık ocağında çalışıyorum, sağlık ocağı okulun hemen yanında, bunun için de sürekli öğrenci hastalarım oluyor.
bugün dördüncü sınıfa giden bir öğrenci iki gözü şiş ve bir gözünün beyaz kısmında kanama odağı olduğu halde ağlayarak içeri girdi. yanında da okulun hizmetli görevlisi vardı.
ne olduğunu sorduğumda öğretmeninin bir arkadaşını dövdüğünü sonra da kendisinin yüzüne defter fırlattığı, defterin kenarının da gözüne geldiğini söyledi..başka şahit çocuklar da vardı.
hemen adli rapor tuttum, görmesinde de bulanıklık vardı ve Allah korusun bu darbeyle görme kaybı bile yaşayabilirdi.
ayrıntılı rapor tuttuğumu öğrenen görevli hemen okula koştu ve müdür yardımcısı geldi, "aman hocam işi adliyeye sevk etmeyelim, öğretmenin emekliliğine az kaldı vs."dedi..
ben de rapor tutmakla görevli olduğumu söyleyerek raporu tamamladım ve bir göz hekimine yönlendirdim ancak çocuğun yakınları yoktu..ben çocuğu ve öğretmeni alıp geliyorum diye çocuğu götüren müdür yardımcısı geri dönmeyince 15 dk sonra elimde adli raporun bir kopyası ile okula gittim. tam da o sırada müdürün odasında çocuğun yakını, müdür bey ve bahsi geçen öğretmen oradaydı. çocuğun yakınının eline adli raporun kopyasını vererek, "bu raporla şikayette bulunabileceğini" söyledim..öğretmen ise "bu çocuğun gözündeki kızarıklık bir haftadır vardı vs. gibi savunma cümleleri kurmaya başladı..
yazık..

geleceğimizin yetişkinlerini böyle mi eğitiyoruz?.. böyle mi saygı gösteriyoruz..
evet, böyle hatalar çirkin tablolar eminim güzel yurdumun dört bir yanında yaşanıyor ama, bu gibi durumlarda lütfen sessiz kalmayalım..
gerekli şikayetlerde bulunalım.
bir öfke, bir çocuğun gözüne mal olamaz, olmamalı, hiçbir vicdan bunu kabul edemez..ve böylesi kişiler cezalandırılmalıdır..

onlar bizim geleceğimiz, masum, hiç kötülük düşünmeyen, ama kötülük ve zorbalıkla küçük yaşta tanışan çocuklarımız...

biz elimiz yettiği kadar sahip çıkalım..