07 Aralık 2007

En güzel Ayakkabı- Metin Karabaşoğlu


Old Boots B&W
Originally uploaded by Charlie 2.0
....
....
Bir fakir mü’minin ayakkabısı idi bu. Onu, belki üç, belki beş, belki on senedir giyen bir fakir mü’minin.

Ayakkabıda son modayı takipten de, marka peşine düşmekten de çok uzaklarda bir fakir mü’minin.

Ayağına giyecek bir ayakkabı, boğazına girecek bir lokma, sırtına giyecek bir hırka, başını sokacak bir ev bulduğu için Rabbine şükredebilen; ötesini pek de kurcalamadığı ayakkabısının halinden anlaşılan bir fakir mü’minin.

Bu ayakkabıyı çok sevdim. Arkadaşıma, “Bu ayakkabı, benim için, dünyanın en güzel ayakkabısı” dedim. “Çünkü sahibini namaza götürüyor.”

Ben böyle ayakkabıları seviyorum. Yatay düzlemde tevazu, dikey düzlemde teslim ve inkıyad imzası taşıyan ayakkabıları...

Yazının tamamı için>>

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Tevekkül ve kanaat. Ne bitmez tükenmez hazineler imiş.
Gördüklerini istememe, sahip olduklarını yeter bilme, şükr-ü borç bilme, rahmet bilme, kendini fakir bilme ne kadar değer katar bizlere. Hakiki zengin Gani olan ve Samed olan Rabbimiz.
Sınırlı olan maddemizi ruh ile fonksiyonel olarak karıştırıp doyumsuzlaştırmaya çalışma nedendir anlayamaz tevekkül ve kanaat içinde olan.
Halbuki sonsuza ait olan ruhumuzu doyurmalı değil miyiz.

Önümüzde Bayram var. Paylaşmak var Ramazan zamanı gibi. Kanaat ehli, tevekkül içinde yaşayanlara ulaşmak gerek. Onların da bir ihtiyacına ortak olmak geliyor elimizden eğer mümkünse.

Görmemiz gerek ihtiyaç içinde olanlar bizleriz. Paylaşmak ihtiyacımız. Eğer vermeye çalışmaz isek zaten dünya fani, elimizde durmaz ki.
Yoksa maddi ihtiyaç içerisinde olmaları onları kurtarabilirken, bizi paylaşmamak (ihtiyacımızdan dolayı) kurtarmaz, belki mesul eder.
İnsanlar başkası için yaşayabiliyorsa anlayabiliyor refahı, ferahlığı, mutluluğu ve mutmain olmayı.
Bayram kardeşlerimizin bayramı, o maddi ihtiyaç içerisinde olan. Bayramı onların duyduğu ferahlık içinde duyabiliriz, paylaşırsak sahip olduklarımızı ve bayramı.
Bizim de (eğer sahipsek) vermeye ihtiyacımız var ve bunu iktiza ediyor.
Zaten herşeyi bize veren Zat da öyle buyurmuyor mu."İnsanların en hayırlısı insanlara faydalı olandır" mealindeki hadis-i şerif de bize yol göstermiyor mu.

[Bu iyi ve hayırlı yazıları yazanlardan,vesile olanlardan,sunanlardan, okuyanlardan Allah razı olsun.]

Selam ve dua ile.